- Edib, A.
Edebiyatla uğraşan.
- Ediz, T.
Dağların tepesi, doruk.
- Efekan,
T. Efe soyundan gelen
- Ekmel,
A. Mükemmel olan, en kamil
- Ekrem,
A. Çok şeref sahibi
- Emin, A.
Korkusuz kimse
- Emrah,
F. Erzurum ve Ercişli şairlerin adı
- Emre, T.
Hak aşığı
- Ender,
T. Seyrek bulunan
- Enes, A.
İnsan
- Engin, T.Açık
deniz, alçak ve çukur yer
- Enis, A.
Dost, sevgili
- Enver,
A. Çok parlak, daha nurlu
- Eray, T.
İlk ay
- Erbek,
T. Yiğit, cesur
- Ercan,
T. Korkusuz kişi
- Ercüment,
F. Haysiyetli, seçkin, saygın, şerefli
- Erdal, T.
Erken yeşeren dal
- Erdem, T.
Fazilet, liyakat
- Erdinç, T.
Kuvvetli erkek
- Erdoğan,
T. Erken doğan erkek çocuğu
- Eren, T. Ermiş
- Ergün,
T. Uysal kişi, Sulu saf kar, iyi koşan at
- Erhan, T.
Adil iyi hükümdar
- Erkan,
T. Yiğit, soylu
- Erman,
T. Pişman olma, istek
- Erol, T.
Yiğit erkek ol, sözünde dur
- Ersan,
T. Adıyla, sanıyla ünlenmiş kişi
- Ertan, T. İlk tan
ağarması
- Ertuğrul,
T. Temiz yürekli doğru erkek.
- Esad, A.
Çok hayırlı, çok mutlu
- Eser, A.
Tesir, etki, gitmiş veya geçmişten izler
- Eşref, A.
Şerefli, aziz
- Ethem, A. Karayağız
|
- Ebhar,
A. Denizler
- Ebru, F.
Kaş, bir süsleme sanatı
- Ece, T.
Güzel kadın, kraliçe, ana
- Ecem, T,
Kraliçem, büyüğüm, anam
- Ecmel,
A. Çok güzel, şık
- Eda, A.
Cilve, naz
- Ela, A.
Göz rengi
- Elçin, T.
Demet, Ağustos böceği
- Elfida,
A. Feda etme
- Elif, A.
Dost, İslami alfabenin ilk harfi
- Elmas,
A. Bir mücehver
- Emel, A.
Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek
- Emine,
A. Emin. Korku ve endişesi olmayan
- Emire, A.
Kadın hükümdar
- Emriye,
A. Emire ait
- Enise,
A. Cana yakın, dost
- Eribe, A. Olgun,
anlayışlı
- Erma, A.
Cilveli, çok güzel
- Esen, T.
Sağlam, sağlıklı
- Eser, A.
İz, işaret, yapıt
- Esin, T.
İlham
- Esma, A.
Adlar, işitme,
- Esra, A.
Hızlı, çabuk, esirler
- Ezgi, T.
Kulağa hoş gelen ses veya söz dizgisi
|