İmam Kazım
(a.s) kendi tarlasında çalışmakla meşguldü. Fazla faaliyet
İmamdın bütün vücundan terler akıtmıştı bu arada Ali ibni Ebi Hamza-i
Bata
ini geldi imamın yanına, ve o manzarayı görünce:
- Kurban olayım, niçin bu işi
başkalarına bırak
mıyorsun? diye sordu.
- Niçin başkalarına bırakayım?
Halbuki benden
daha üstün kişiler bile, daima bu gibi işlerle meşgul olmuşlardır.
- Allah'ın elçisi, Emirülmü'minin
ve bütün
ecdadım. Esasen tarlada çalışmak ve ziraatla meşgul olmak
Peygamberlerin,
peygamber vasilerinin ve Allah'ın seçkin kullarının başta gelen, en
önemli
adetlerinden biridir.
(1)
ALLAH'IN BERATI
Rufaî tarikatına mensup
müridlerden biri bir gün kendisine çok güvenerek cezbe halindeyken
şöyle dua etti:
- Ya Rabbi Cehennemden azat
olduğuma dair bu aciz kuluna bir belge gönder.
Aradan çok geçmedi, gök yüzünden
beyaz bir kâğıt geldi. Alıp baktılar ki, kâğıtta hiçbir yazı yok.
Kâğıdın geldiğini görerek sevinen o mürid, içinde bir yazı olmadığını
görünce çok üzüldü, mükedder bir vaziyette durumu şeyhine anlatmak
üzere kâğıdı Ahmed Rufai Hazretlerine götürdü.
Ahmet Rufaî Hazretleri kâğıdı eline
alıp bakınca kendinden geçti ve şükür secdesine vararak:
- Ey bari Hûda, sana hamd ü senalar
olsun. Bu zayıf kulunun müridlerinden bir kimseye böyle bir berat
göndermek şerefine eriştirdin, dedi.
Müridler:
- Efendim dediler. Biz orada bir
yazı görmüyoruz, siz ise bu şahsın cehennemden azat olduğunu nasıl
anlıyorsunuz? dediler.
O:
- Ey benim müridlerim ve sadık
dostlarım, kudret eli siyah yazmaz, siz buradaki yazıyı göremiyorsunuz,
bu kâğıdın üzerindeki yazı nurdan kalemle yazılmıştır, buyurdu. (2)
KAYNAKLAR:
1) Bihar ul-Envar
2) Büyük Dini
Hkayeler,
İbrahim Sıddık İmamoğlu, Osmanlı Yayınevi